Çocuklara kitap seçmek yetişkinler için çetrefilli bir iş haline gelebilir. Başlıca soru şudur: Onun istediği mi? Sizin uygun bulduğunuz mu?
Özellikle 3-5 yaş arasındaki potansiyel okuyucuyla kitapçıya girdiğinizde veya fuar geziyorsanız ikilemde kalabilirsiniz. Çünkü çocuklar en ışıltılı, en gösterişli ve oyuncaklı kapağa yönelip onu isteyebilirler. Bu durumda biraz müdahale etmek, daha uygun bulduğunuz bir kitapta çocuğun hoşuna gidecek bir özellik bulup ilgisini o yöne çekmek akıllıca olabilir. Ama altı, yedi yaştan itibaren çocuklar ne istediklerini daha iyi biliyorlar diye düşünüyorum. O yaştaki bir çocuk sizin tercih etmediğiniz ama popüler ve “en çok satan” kategorisine girmiş bir kitapta diretiyorsa, kendi tercihinizde ısrar etmeyin ve onun istediğini alın derim. Çünkü bazı çok satanlar, gerçekten iyi satmayı hak eden kitaplar oluyor.
Kendi fuar deneyimlerimden örnek vermek gerekirse; Bir seferinde standa gelen bir aile, 8-9 yaşlarındaki oğullarına bizim “Angelman”i almak istiyordu. “Angelman”, emekli bir süper kahramanı konu alan, dokunaklı, üç boyutlu harika resimlere sahip bir kitabımız (ne yazık ki tükendi). Ancak çocuk başka bir standta gördüğü Kaptan Amerika çizgi romanını istiyor, Angelman’i asla okumayacağını belirtiyordu. İşler iyice inada binip çığırından çıkınca araya girme ihtiyacı hissettim çünkü o çocuğa “Kaptan Amerika” alınmazsa, edebiyat dünyasının potansiyel bir okuyucuyu sonsuza kadar kaybedeceğine emindim. “Bence Kaptan Amerika’yı alın,” dedim, “çünkü Angelman istenmeden alınmayı hak eden bir kitap değil”. Ayrıca başka bir yazıda değindiğim gibi, çizgi romanlar kesinlikle çocuklara okumayı sevdirmeyi başarıyor. Ben böyle deyince herkes biraz yumuşadı. Çocuk “Angelman”in sayfalarına göz gezdirip, belki okuyabileceğini ifade etti. Her iki kitabın da alınmasına karar verildi. Sorun çözüldü. Çocuklar bir kere okumanın keyfini tattılar mı, daha çok okuyup zamanla daha seçici olmaya başlıyorlar. Onların bu süreci kendi başlarına yaşamalarına izin vermelisiniz. Dolayısıyla fantastik kitaplara, çizgi romanlara karşı ön yargılı olmayın. Bırakın istediklerini okusunlar (Yaşlarına uygun olacak şekilde tabii ki).
Eğer kitap alacağınız çocuk, alışveriş sırasında yanınızda değilse, onun ihtiyaç ve ilgi alanlarını düşünerek bir seçim yapabilirsiniz. Ama ilgi alanı deyince erkekler arabalar, kızlar prensesler sever şeklinde genelleme yapmayın. Biraz daha derine inin. Çocukların duygu dünyasını anlamaya çalışın. Örneğin mekanik konulara bayılan, yolda kepçe gördü mü, saatlerce büyülenmiş gibi seyreden minik bir tanıdığım, en sevdiği kitabı okula götürüp arkadaşlarıyla paylaşması istendiğinde, bütün o arabalı, trenli kitaplarını es geçip “Tavşan Dinledi” ( Cori Doerrfeld, Gergedan Yayınları) gibi müthiş duygusal bir kitabı seçmişti. Kardeşi doğduğundan beri içinde kontrol edemediği bir öfke, kıskançlık ve hayal kırıklığı büyüten bu çocuğa meğer sessiz ilginin iyileştirici etkisini anlatan bu kitap çok iyi gelmişti. Onların duygusal ihtiyaçlarına da cevap verecek kitaplar seçmeye çalışın.
Toparlamak gerekirse, iyi kitapları şöyle ayırt edebilirsiniz:
1. Çocuklar onlarla bağ kurabilir: İçlerinde canavarlar, periler bazen de tavşanlar olsa da çocuklar, kahramanların istek, ihtiyaç ve umutlarıyla bağ kurarlar ve bu onlara iyi gelir.
2. Didaktik olmadan önemli şeyler öğretirler: Çocuklara ders vermeden ve fark ettirmeden sayı saymayı, renkleri veya örneğin zorbalığın kötü bir şey olduğunu öğretebilirler.
3. Akıcı ve sade bir şekilde yazılmışlardır: Bir kitapta, hitap ettiği yaşın bilemeyeceği birkaç kelime veya kavram olması kötü değildir. Tam tersi birlikte anlamını konuşup kelime hazinesini zenginleştirebilirsiniz. Ama okuma zevkini kaçıracak kadar zor kelime varsa daha basit bir kitaba geçmekte fayda var demektir.
4. Yüksek sesle okunmaları zevklidir: Özenle yazılmış, kelimeleri dikkatle seçilmiş kitaplar yüksek sesle rahat okunurlar. Bu tip kitapları tonlamalar yaparak birlikte okumak çok zevklidir.
5. Metin kadar çizimleri de iyidir: Güçlü çizimler, resimler her zaman çocukların ilgisini çeker. İyi çizimler, kitabın duygusunu okuyucuya geçirmekte başarılıdır. Hatta içinde yazı olmayan, “sessiz kitaplar” dediğimiz kitaplar, çocukların illüstrasyonları yorumlayarak kendilerini ifade becerilerini geliştirmeleri açısından çok önemlidir.
Comments